gastronot

yeme-içme kültürüne dair...

Fotoğrafım
Ad:
Konum: İstanbul, Türkiye

Merhaba, ben Bahar Yaka. 36 yıllık hayatımın 24 yılını doğduğum şehir olan İzmir'de geçirdim. Yemek yapmayı ve yemeyi çok seven, her öğünün adeta ritüel olduğu bir ailede büyüdüm. Herkesin bulunmak için büyük özen gösterdiği akşam yemeklerinin, geç vakit yapılan pazar kahvaltılarının tadı hala damağımdadır. Balkan kökenli bir ailenin 2. kuşak İzmir'lisi olarak, damağım hem Akdeniz mutfağının eşsiz lezzetleriyle tanıştı hem de Trakya mutfağının ot kokulu yemeklerinden tattı. Böylece yemek ve içmek hayatta en çok sevdiğim şeylerin başında yeraldı. Yaşım ilerledikçe şarapla tanıştım. Hatta tanışmakla kalmayıp kendi şarabımı yapmaya başladım. Şarabın en yakın dostu olan peynir ise, asla vazgeçemeyeceklerim arasındaydı. Her yeni tadın içindekini keşfetmek ve onu denemek en büyük hobilerimden oldu. Bu site sayesinde de bildiklerimi sizlerle paylaştım.

Perşembe, Haziran 22, 2006

Kremalı Biber Çorbası...

Yaz günü ne çorbası demeyin. Geçen günlerde İstanbul'da yağmurlu ve serin günlerden birinde yapmıştım, yazmak bugüne kısmet oldu sadece... Ben salçalık etli kırmızı biberleri çok severim. Çarşıya, pazar düştükten sonra eksik olmaz evimizden. Közlenip salatası yapılır, hemen her sebze yemeğine katılır. Biber dolmasından artan içle doldurulup enfes dolmaları yapılır. Hatta bir Bulgar tarifi, daha sonra detaylı yazarım. Közlenmişini, nohut unlu bulamaca batırıp kızartırım, çok leziz olur. Daha neler neler,
Ama bu sefer, kış zamanı aklıma gelmeyen, geç yaşanan bir ilkbahar günü yapılan çorbası, mis koku ve renk kattı soframıza. Buzdolabında kalan, 8-10 kırmızı biber, 1 adet yeşil biber, bir adet domates ve 1 adet kuru soğan, 1 paket (200 ml) süt kreması, biraz sıvıyağ, tuz ve isteğe bağlı olarak acı biber sosundan ibarettir. Biberlerin çekirdeklerini çıkararak irice doğradım. Soğan ve domatese de aynı muameleyi yaptım. Çok az sıvıyağ ve tuz ekleyip pişinceye kadar haşladım. Haşlama suyunu dökmeyeceğiniz için, fazla abartmayın. Özellikle kırmızı biberler kabuklarından sıyrılmaya başlayınca, eski usul kevgirden geçirdim. Aynı tencerede bir taşım kaynattım ve kremayı ekledim. Kaynama noktasına ulaştığında ocaktan aldım. Çocukların payını ayırdıktan sonra, içine paprika acı sos ilave ettim. Tatlı, tuzlu ve acıyı aynı anda hissettiren mis kokulu bir çorba oldu. Afiyet olsun...

9 Comments:

Blogger Defne said...

Burasi coook sicak ama ben corbaya takilip kaldim :) Kirmizi biberi be de cok seviyorum, dolayisiyla kirmizi biberli diger tariflerini de dort gozle bekliyorum. Ellerine saglik Baharcigim, nefiss!

6/22/2006 07:33:00 ÖS  
Blogger tata said...

Bence corbanin yazi kisi olmaz, harika olmus, denemeli.

6/22/2006 10:17:00 ÖS  
Blogger evcilkedi said...

Kırmızı biber benim de favorim. Her sonbahar konservesini yapmaya çalışıyorum ama çorbasını hiç yapmamıştım. Ellerine sağlık Bahar. Soğuk da servis edilebilir aslında, bana iyi bir fikir verdin. Burada hemen hiç çorba içmiyor insanlar, ne yaz ne de kış. Ben de çorbaya hasretim sürekli:-)

6/22/2006 10:38:00 ÖS  
Blogger Papatya said...

Bu yorum bir blog yöneticisi tarafından silindi.

6/22/2006 11:57:00 ÖS  
Anonymous Adsız said...

Baharcım,
ah şu şirin tenceredeki yemeklerin tadını biliyorum ben,canım kardeşim!

Daha bugün bir torba kırmızı biberlerden aldım. Şimdi bu sıcakta bana bunlarda çorba yaptıracaksın. Ama Tatacığımın dediği gibi çorbanın yazı kışı yok ki.. Mesela şu kıpkırmızı yaz domateslerini kışın bul da yap çorbasını di mi? Ama diyeceksin ki abla kolayı var, atarsın buzluğa. Ama biz kışın burada değiliz ki. Dondurulmuş domatesler de ülkeler arası taşınmayacağına göre, ben yine ara sıra yapayım domates çorbası da, senin kırmızı biber çorbandan da. Yoksa, Tülinin dediği gibi, burada başkasının evinde çorba ikram edilmesini beklersen, çooooook beklersin. Tek bilinen çorba, balık çorbası. O kadar.. Biz sevdiğimiz çorbaları kendimiz yapıcaz, başka çare yok :) Öpüyorum hayatım...

6/22/2006 11:59:00 ÖS  
Blogger gastronot said...

Sevgili Defne,
Söz diğer kırmızı biberli tarifleri de yazacağım. Sevgiler,

Sevgili tata,
Düşünsenize, Çeşme de bir akşam sofrası, havada hafif bir serinlik, tabakta missss gibi biber çorbası... Sevdikleriniz de yaynınızdaysa daha ne istersiniz ki... Sevgiyle öpüyorum...

Sevgili evcilkedi,
KOnserveyle hiç uğraşma, çekirdeklerini çıkarıp fırında közle, sonra kabuklarını ayıkla ve doğru derindondurucuya. Sonra ister salatasını yap, istersen kızart. en kolayı böyle... İtiraf edeyim, çorbanın kalanını ertesi gün, ısıtmaya üşendiğim için soğuk içtim, gaaayet güzeldi.
(Bunu anneme anlatsam şöyle der "tembele iş buyur sana akıl öğretsin" yani benim gibi ısıtmaya üşenip soğuk da beğenenler için :(
sevgiler,

Ablacığım,
Biliyorum oralar çok sıcak ama mevsimi iken bol bol tüketin. Mayacığım da yesin, yanakları al al olsun bitanemin.. Öptüm sizi...

bahar

6/23/2006 10:23:00 ÖÖ  
Anonymous Adsız said...

I have been looking for sites like this for a long time. Thank you!
2003 floor mats cheap Cialis 2blevitra 2bviagra weight loss patch Audi a4 reset service light 1969 buick lesabre Tennis wagering http://www.dodgeviper0.info/Floormats.html original 2001 mercedes benz slk 320 floor mats Wedding invitations kit http://www.porterfiveforceshomeappliances.info/paintingfloormats.html 1993 world junior hockey championship email marketing in real estate

11/25/2006 11:05:00 ÖÖ  
Blogger Unknown said...

www0607

five fingers shoes
polo ralph lauren
mizuno running shoes
nike shoes
nike outlet
stussy clothing
true religion outlet
nba jerseys
cheap jordans
uggs outlet

6/07/2018 10:15:00 ÖÖ  
Blogger qqqqqq said...

yeezy boost 350 v2
nike blazer
snapbacks wholesale
kate spade outlet online
moncler uk
pandora outlet
cheap jordans
cheap basketball shoes
coach factory outlet

6/20/2018 04:15:00 ÖÖ  

Yorum Gönder

<< Home

Free Web Site Counter
Website Counter